Inbound pazarlama, son yıllarda bildiğimiz klasik pazarlamanın, yatırımların geri dönüşünde yaşadığı sıkıntılardan yola çıkılarak oluşturulmuş bir konsept. Aradaki fark aslında şu; klasik pazarlamada müşterileri ve tüketicileri, radyo, televizyon, gazete, dergi, çağrı merkezi gibi araçlarla markamıza çekmeye çalışırız. Reklamlar verir, mesajları almalarını umarak bize geri dönüşlerinin satışlarımızın artması olarak gerçekleşmesini dileriz. Ancak gerek akademik hayatta gerekse pratik hayatta ölçmenin zor olması güven problemini de beraber getiriyor.
Son zamanlarda ortaya çıkan bir trend olan inbound pazarlamanın farkı müşterilerin bizi araması. Daha önce şirketler müşteri ararken bu konsepte göre müşterinin bizi ararken geçtiği yolları şekillendirmemiz gerekiyor. Yani kalabalık bir alışveriş merkezinde, açtığınız mağazanızı görünür kılmak için sizin yapacağınız her ekstra çalışma (internet sitesinde duyuru, yönlendirme levhaları vb.) inbound pazarlama olarak geçiyor. Sosyal medya hesaplarınız, bloglarınız, internet sitenizdeki içerikler gibi dijital mecrada bulunmak için yaptığınız çalışmaların tümü inbound pazarlamanın konusu olabilir. Inbound pazarlama, para yatırımından çok orijinal içerik üreterek müşteri kazanmayı sağlar. Bunun için de maliyetler bu yöntemde daha düşüktür.
Olayın sağlık sektörü ve dijital boyutu elbette çok önemli. Bu yazının esas konusu da inbound pazarlamanın sağlık sektörü ve dijitalde nasıl büyük yer tuttuğunu incelemek.
İnternet ile beraber hastaların kendi sağlık durumlarıyla daha çok ilgilendiğini ve kendi sağlık durumlarını daha çok takip eder hale geldiğini biliyoruz. Her gün daha fazla insan, sağlıkla ilgili konularda araştırma yapmak üzere interneti kullanıyor.
Bu araştırmalarda arama motorlarının rolü oldukça fazla. Şöyle bir bakacak olursak;
- Aramaların çoğu belirli bir hastalığın semptomlarını yazarak yapılıyor.
- Aramaların %38’i semptomlar ya da hastane departmanları yazılarak yapılıyor.
- Aramaların %37’si hastalık isimleri yazılarak yapılıyor.
- Aramaların %19’u hastane markaları yazılarak yapılıyor.
- Aramaların %6’sı tedavi süreçleri ve tedavi isimleri yazılarak yapılıyor.
- Hastaların %77’si bir randevu almadan önce arama motorlarından araştırma yapılıyor.
- Rezervasyon yapan hastaların %83’ü rezervasyon kararından önce hastanelerin internet sitelerini araştırıyor.
Bu durumda ortaya çıkan sonuç arama motorlarının insanların size ulaşması için çok önemli olduğudur. Arama motoru optimizasyonu (SEO) sağlık sektöründe bulunabilirlik için oldukça kritik bir öneme sahip. Doğru hedefleme ile yapılacak bir SEO çalışması bilinirliğinizi arttırarak, akılda kalmanıza yardımcı olur.
Dışarıdan size ulaşmaya çalışan müşterileriniz için sosyal medya bulunmanız gereken bir mecradır. Müşteriler, özellikle de sağlık alanında hastalar, size kolayca ulaşabilmek ister. Bilgiye hızlı erişebilmek, istediklerini anında öğrenmek onlar için en büyük mutluluktur çoğu zaman. Sosyal medya sitelerinde varlık göstermek sağlık sektöründeki tüm taraflar için oldukça önemli. Şöyle ki;
- ABD bünyesinde hizmet veren 1,544 hastanenin sosyal medyaya katılımı söz konusu.
- 651 hastanenin LinkedIn hesabı var.
- 716 hastane YouTube üzerinde kendi kanalına sahip.
- 1,292 hastane Facebook hesabına sahip.
- 998 hastane Twitter’da etkileşime açık ve sohbete hazır durumda.
- ABD’de sosyal medya üzerinde sağlıkla ilişkili bilgi arayan hastalardan %42’si sağlıkla ilgili hasta deneyimlerini araştırmıştır.
- Hastaların %24’ü sağlıkla ilgili konularda video ve görsel paylaşmıştır.
- Hastaların %41’i sosyal medyanın hastane, sağlık kuruluşu ya da doktor seçimlerini etkileyeceğini belirtmiştir.
Son olarak inbound pazarlama yöntemiyle genel müşteri kazanımına bakmak faydalı olacaktır. Pazarlamacıların %57’si blog aktivitelerinden müşteri kazanıyorlar. Şirketlerin %48’i Facebook üzerinden müşteri kazanıyorlar ve yine pazarlamacıların %43’ü LinkedIn üzerinden müşteri kazandıklarını belirtiyorlar. 2013 yılında pazarlamacıların %36’sı Twitter üzerinden yeni bir müşteri bulduklarını ifade ediyorlar.
Inbound pazarlama maliyet olarak da geleneksel içeriden dışarı pazarlama anlayışına oranla, şirketlere %62 daha az yük getiriyor. Inbound pazarlama müşterinin sizi aradığı yeni çağda yeni bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor. Bundan sonraki faaliyetlerde şirketlerin kendilerini bulunabilir kılması için inbound pazarlamaya daha çok ağırlık vermesi gerekiyor. ABD içerisinde çoktan popüler olan bu yeni trende geçişin ne kadar zaman alacağını henüz bilemiyoruz. Ancak çok da geç kalınmaması gerektiği, rekabette farklılaşmak isteyen sağlık sektörü oyuncuları için küçük bir tavsiye olarak akıllarda bulunsun.